Karaciğerdeki Zehri Atan Tek Besin

Karaciğer, vücuttaki zehrin biriktiği yerdir. Karaciğede biriken toksinler vücuttan atılmazsa kronik hastalıklara davetiye çıkarır. Uzmanların açıklamalarına göre sağlıklı bir vücut için en önemli kurallardan biri karaciğeri arındırmaktır. Peki, hangi besinler karaciğerdeki zehri atar? İşte karaciğeri hızla yenileyen şifalı besinler...

Karaciğeri bitkisel ve doğal yollarla temizleyebilir, yıpranmış olan karaciğerinizi ilk günkü gibi genç haline getirebilirsiniz.

Ancak karaciğeri en çok temizleyen ve karaciğeri hızlı bir şekilde gençleştiren en önemli bitki demirhindibitkisidir.

Bu bitki aynı zamanda sinir sistemini korur ve safra kesesi ile ilgili problemleri çözmeye yardım eder. Yağlanmış ve içi zehir dolmuş karaciğeri demirhindi bitkisiyle kısa sürede eski sağlığına kavuşturabilirsiniz.

DEMİRHİNDİ ÇAYI NASIL DEMLENİR?

Demirhindi çayını hazırlamak için olarak 1 litre suyu kaynatın. Su kaynamadan önce 20 gr demirhindi meyvesini suya ekleyin. İyice kaynadıktan sonra soğumaya bırakın. Çay soğuduktan sonra sabah ve akşam olmak üzere günde iki defa aç veya tok karnına tüketmeniz gerekir.

KARACİĞERİ GENÇLEŞTİREN ÇAY NASIL İÇİLMELİ?

Bu çayı sabah ve akşam olmak üzere içerisine 1 çay kaşığı bal ekleyerek tatlandırıp içebilirsiniz.

Not: Herhangi bir yan etki görülmemesi için ilk olarak bir uzmana danışmanız gerektiğini unutmayın.

devamı için görsellere tıklayınız

Su Terapisi Nedir?
Farklı zayıflama ve sıhhatli kalma şekillerinden biri de özellikle Japonların kullandığı su terapisi ile zayıflama yöntemidir. Japonların genel olarak zayıf ve dinç fizîki yapıları bütün dünyanın dikkatini çeker. Bu nedenle de bilhassa kadınların uyguladığı yöntemler dikkatle araştırılır ve incelenir. Bu yöntemler farklı kültürlerce de uyarlanmaya ve uygulanmaya başlanır. Fayda görüldükçe de dünya genelinde popüler hale gelir. Su terapisi de bu yöntemlerden yalnızca bir tanesidir. Japon kadınlarının hem güzel bir cilde haiz olmaları aynı zamanda son aşama sıska olmalarının sırlarından birinin de su terapisi yöntemi olduğu düşünülür.

Peki, Japon kadınlarının güzelliklerine güzellik katan su terapisi nelerdir ve nasıl uygulanır? Aslında su terapisinin ne kadar kolay bir yöntem olduğunu duyunca şaşırabilirsiniz. Çünkü yapılması gereken tek şey uyandığınızda evvela ılık su içmek ve sonrasında günlük hayatınıza başlamaktır.

Evet, su terapisi bu kadar basit ve basit bir yöntemdir; sadece püf noktaları ve değişik çeşitleri de bulunur. Önemli olan ise su terapisini bir yaşam tarzı haline getirebilmeyi başarmaktır. Bu sayede yararını görmek fazlaca daha rahat ve bununla beraber kalıcı olur.

Japon Su Terapisi Nasıl Yapılır?
Peki, su terapisi yapmanın incelikleri nedir? Nasıl yapılırsa daha oldukça verim alınır ve kg vermek için
hızlı adımlar iyi mi atılır? İlk olarak su içmeye başlamadan ilkin dişlerinizi bile fırçalamamak gereklidir. Yani uyanınca yapılan ilk iş ne olursa olsun fakat kesinlikle su içmek olmalıdır. İçilmesi ihtiyaç duyulan su miktarı ve suyun ısısı da tabii ki belirlenmiştir.

Japonlar uyandıklarında yaklaşık 4 bardak şu demek oluyor ki 650 ml su içer ve bu suyun ısısı ılıktan birazcık daha sıcak olur. Yeni başlayanlar için uyanır uyanmaz 4 bardak su içmek başlarda zor ve mide bulandırıcı gelebilir; ancak seviyeyi az az artırarak bu miktara ulaşılabilir. Örneğin, ilk hafta yalnızca 1 bardak su içilirken ikinci hafta su miktarı 2 bardağa çıkarılırsa hem mide hem de kişi bu duruma alışabilir.

Su terapisi yapmanın bir öteki püf noktası ise su içtikten sonrasında midenizi bir süre boş tutmayı başarabilmektir. Yani uyanır uyanmaz kahvaltı yapmamak da su terapisi ile zayıflama yönteminde son derece önemlidir.

Su içildikten sonrasında dişleri fırçalayıp ağzı pak tutmak mevzusunda herhangi bir sakınca bulunmaz hatta bu temizlik gereklidir. Ancak kahvaltı yapabilmek için ortalama 40-45 dakika beklenmelidir. Kahvaltıda neler yiyeceğinize ise karışılmaz; ancak zayıflamak istiyorsanız ve su terapisini bu nedenle yapıyorsanız hafifçe bir kahvaltı yapmanız son aşama faydalı olur. Kahvaltıdan sonrasında ise ortalama 2 saat başka bir şey yememek gereklidir. Hatta diğer öğünlerde de aynı şeyi yapmanız önerilir.

Su Terapisi ile Zayıflama
Hemen derhal her diyette olduğu şeklinde -aslında her sıhhatli diyette olduğu gibi- kg vermek oldukça hızlı ve inanılmaz bir biçimde gerçekleşmez. Ancak kiloyu az az vermek son derece sıhhatli ve naturel bir süreçtir. Verilen kilonun kalıcı olması ve vücudun dengesi için az az kilo vermek sağlıklıdır. Fakat zayıflama hızı ve miktarı ferdin fazla kilogram miktarına ve metabolizma hızına bağlı olarak değişiklik gösterir. Yani kilogram fazlası fazlaca olan kişiler daha hızlı kilogram verebilirken, kg fazlası az olan kişiler daha yavaş kilo verebilir. Ancak kiloya bağlı olmadan, su terapisi oluşturmaya başladıktan derhal sonra şişkinlik hissinin azaldığı, doğrusu ödemin atıldığı söylenir.

Ilık su yardımıyla yağların yakımının hızlanması sağlandığı için ilmi olarak da su terapisi ile zayıflama yöntemi desteklenir. Yani bu metot bir rivayet veya inanış değil, bilimsel bir gerçektir.

Zayıflama süresi için ise kati bir süre verilmez, bu konum kişiden kişiye ve uygulama süresine bakılırsa değişim gösterir. Su terapisi genellikle 1 ay yada 45 gün yapılırken, herhangi bir sıhhat sorunu olmayan kişiler tarafından her gün uygulanabilir. Böylece bir ömür rutini haline gelmiş olarak vücudun sürekli olarak dinç ve sağlıklı kalması sağlanır.

Su Terapisi Faydaları Nelerdir?
Metabolizmayı hızlandırır.
Kabızlık ve ishal problemini ortadan kaldırır.
Hemoroid tedavisine katkı sağlar.
Vücuda enerji verir.
Cildin daha canlı ve pürüzsüz görünmesini sağlar.
Saçlara ve tırnaklara canlılık verir.
Baş ağrısına ve sinüzite iyi gelir.
Mide ağrılarına ve hazım sistemine iyi gelir.
İdrar yolu enfeksiyonu tedavisini destekler.
Bağışıklık sisteminin kuvvetlenmesine yardımcı olur.
Bunun yanı sıra Japonlar tarafınca göz rahatsızlıklarına, şeker, astım, bronşit, tüberküloz, kalp sorunları, epilepsi, kulak-burun boğaz hastalıkları, regl düzensizlikleri gibi pek oldukca hastalığa ve probleme iyi geldiği iddia edilir. Ancak rahatsızlık niteliğinde doktora danışmadan herhangi bir yöntemi sürekli uygulamak doğru değildir.

Su Terapisi Zararları Nelerdir?
Hastalıklar her vakit diyet programlarını ve beslenme düzenini etkiler. Bu nedenle su terapisi zararları görmemek için kronik rahatsızlığı olan her insanın ne olursa olsun tabip önerisi alması gerekir. Çünkü bazı rahatsızlıklar bu yöntemin uygulanması için veya uzun süre uygulanması için müsait değildir. Örneğin, hipertansiyon ve diyabet hastalarının 30 gün, gastrit ve kabızlık yaşayan kişilerin 10 gün, artrit yaşayan kişilerin 3 gün, tüberküloz hastalarının 90 gün ve kanser hastaları 180 gün süresince su terapisini uygulaması önerilir.

Yani su terapisinin oldukça fazla faydası bulunmasına karşın her vücuda iyi gelmediği durumlar da bulunur. Vücudun herhangi bir zarar görmemesi için kronik rahatsızlığı olan kişilerin kesinlikle hekim kontrolünde değişik yöntemler uygulaması önerilir. Bunun yanı sıra böbrek hastalığı yada hazım rahatsızlığı bulunan kişilerin de doktora danışması gereklidir. Bunun haricinde su ile terapi yapmanın herhangi bir ziyanı gözlenmemiştir hatta pek oldukca değişik yararı bulunur.

Japonların uzun, sağlıklı, ince ve mutlu yaşamlarının su ile ilgisi olduğu bir gerçektir. Uzak doğuda, hem günlük cilt bakımlarında bununla beraber günlük beslenme düzeninin içinde su mühim bir yere haizdir. Ancak su hiç bir vakit soğuk içilmez ve yiyecek yerken de su içme şeklinde bir alışkanlıkları bulunmaz. Genellikle yemek yerken sıcak çay içilir ve midenin rahatsız olması önlenir.

Su terapisi aslına bakarsak Japon hayatının bir parçasıdır, bizim kültürümüze en doğru halde adapte etmek için daha detaylı bir biçimde incelenmeli ve uzmanlardan da malumat alınmalıdır. Bunun için de su terapisi kitap çeşitleri incelenebilir ve çevredeki doktorlardan malumat edinilebilir.

Karaciğerdeki Zehri Atan Tek Besin

Bunları da İzleyebilirsiniz