Bir zamanların ışıltılı dünyası yeşilçam, aynı zamanda sayısız, sonu yürek burkan ibretlik hikayelerle dolu... yılmaz zafer işte şanı şöhreti bir anda sönen, o yıldızlardan biriydi...masal gibi hayatı, ağlatan bir sonla bitti...
Önemli filmlerde başrol oynayıp şöhret basamaklarını hızla tırmanan Yılmaz Zafer, geçirdiği kalp krizinden 1,5 yıl sonra, 39 yaşında hayata veda etti.
Yılmaz Zafer, Yeşilçam'ın "jön" kuşağının belki de son temsilcisiydi. Oyunculuk tutkusu çocukluk yaşlarında başlamış, önce tiyatro, sonra sinemada şöhret basamaklarını hızla tırmanışa geçmişti.
Yılmaz Zafer, 1 Haziran 1987'de çocukluk yıllarından beri tanıyıp sevdiği Perihan Savaş ile evlendi.Fatih Halkevi'nde başlayan oyunculuk serüveni, İstanbul Şehir Tiyatroları ve Engin Cezzar-Gülriz Sururi Tiyatrosu'nda sürmüş, 1976'daki Babanın Suçu filmiyle sinema dünyasına adım atmıştı.
Yılmaz Zafer yakışıklılığı ve sempatisinin yanı sıra oyun gücüyle de her geçen gün daha da aranır bir oyuncu olmuştu. Özellikle Adı Vasfiye, Dul Bir Kadın ve Aaah Belinda gibi önemli Atıf Yılmaz filmlerinde çok başarılı olmuş ve oyunculuğunu kabul ettirmişti. 1993'teki İskilipli Atıf Hoca filmindeki Ferit karakteriyle de şöhretini perçinlemişti.
Yılmaz Zafer ile Perihan Savaş mutlu günlerinde...Bu arada, 1 Haziran 1987'de, çocukluk aşkı olan Yeşilçam'ın ünlü aktristlerinden Perihan Savaş ile evlendi.
Yılmaz Zafer için işte ve aşta bir masal havasında süren hayat, bu mutluluğa
sadece 11 Mayıs 1994'e kadar izin verecektir.
1992 yılının Şubat ayında bir ortakla birlikte kurdukları Yönetim Film ve Reklamcılık adlı şirket, ortağıyla çıkan anlaşmazlık sonrasında Yılmaz Zafer'in yaşamını bir kabusa dönüştürdü. Eşi Perihan Savaş'ın anlatımıyla, "ortağının baskı ve iftiralarına dayanamayan" Yılmaz Zafer kalp krizi geçirdi.
Perihan Savaş, 1,5 yıl boyunca eşi Yılmaz Zafer'in başından ayrılmadı.Genç oyuncu, ortaklığı bitirmek için gittiği avukatın bürosunda geçirdiği bu kriz nedeniyle bir anlamda ölüyor, hastanede yapılan müdahaleyle yeniden hayata döndürülüyordu. Ancak bu esnada dört dakika oksijensiz kalan beyin hücrelerinde onarılamaz bir hasar oluşuyordu.
Eşi Perihan Savaş, bu olayda "doktor ihmalinin" de olduğunu söylüyor:
"Kalp krizi geçirmeden 10 gün evvel biz Yılmaz'ı Şişli Kalp Vakfı'na götürdük. Çünkü ağrılar vardı, göğsünde bir basınç hissediyordu ama sağlam raporu verildi. Doktor 'Hiçbir şeyi yok, şimdi bir hastaneye gitseniz, anjiyo diyecekler, muayene diyecekler bir sürü paranızı alacaklar' dedi. Siz de inanıyorsunuz tabii... Dahiliye doktoru spazm çözücü ilaçlar verdi. Yılmaz zaten son günlerde çok kötü günler geçirmişti. Böyle patlak verdi. Biz Kalp Vakfı'na dava açtık. Ama manevi olarak bunun hesabını kim verecek? Yılmaz'ı kaybettim, şimdi artık içimizde yaşayacak, ama anılarda yaşamakla aramızda yaşamak çok farklı".
Yılmaz Zafer, oğlu Savaş Zafer'i sadece iki ay boyunca görebildi.Yılmaz Zafer'de, kriz sonrasında çok hızlı bir gelişme olur. Fakat sonra, yutma reflekslerinde güçlük başlar. Boğulma tehlikesi geçirir. Yürümesi kötüleşir. Çok güzel yazı yazarken, bu bozulmaya başlar. Kalçası kırılır, iltihaplanma olur. Sonrasında da hepatit B başlar. Şanssızlıklar üst üste gelir. Genel sağlık durumu bozuk olduğu için vücut dirençsizken karaciğer kanama yapmaya başlar ve durdurulamaz...
Bütün bu sıkıntılar arasında eşi Perihan Savaş büyük özveriyle sevgili eşine bakar, hamile kalır ve çocukları Savaş Zafer dünyaya gelir.
Çocukları her zaman çok seven ve onlarla çok iyi anlaşan Yılmaz Zafer, kendi çocuğunu sadece iki ay kucağına alabilir. 9 Kasım 1995'te de en verimli olabilecek yaşında hayata veda eder.
Yılmaz Zafer, sonradan kendisine benzer bir kader yaşayacak olan Kenan Işık ile bir eğlence ortamında...Perihan Savaş, Yılmaz Zafer'in ölümü öncesindeki günü şöyle anlatıyor:
"Çok ağırlaşmıştı. Gözlerini açtı baktı. Ben 'Gayret Yılmaz çok az kaldı" dedim. İlk defa başını çevirdi. Elimi tuttu, gözümün içine baktı. Üzülme de vardı, 'bu kadarmış' da vardı, her şey vardı gözlerinde. Sarıldım, öptüm. Bakışları bitecek gibiydi".
(Türknostalji)
YILMAZ ZAFER KİMDİR
Yılmaz Zafer 24 Eylül 1956 yılında doğdu. Perihan Savaş'a hayranlığı nedeniyle Fatih halkevi'nde tiyatroya başlayan, daha sonra Şehir Tiyatroları'na geçen Yılmaz Zafer; Gülriz Sururi - Engin Cezzar Tiyatrosu gibi çeşitli tiyatro topluluklarında rol aldı. 1976 yılında sinemaya başladı, 40'tan fazla film çevirdi.
1993 yılında İskilip'li Atıf Hoca filminde, köklü değişimlerin yaşandığı Atatürk Türkiye'sinde devrimlere karşı çıktığı için idam cezasına mahkum olan İskilip'li Atıf Hoca'nın avukatı Ferit rolüyle seyirciyi etkiledi.
1987 yılında uzun süredir hayran olduğu Perihan Savaş ile evlenen Yılmaz Zafer, bu evlilikten bir çocuk sahibi oldu. Eşiyle birlikte Yönetim Film ve Reklamcılık Şirketi'ni kurdular.
Son olarak 1994 yılında Kurtuluş Savaşı olaylarını konu alan Turgut Özakman'ın senaryosunu yazdığı Kurtuluş filminde rol alan Yılmaz Zafer, 1994 yılında 2 kalp krizi geçirerek uzun süre bakıma muhtaç şekilde yaşayan sanatçı, 9 Kasım 1995 tarihinde geçirdiği beyin kanaması sonucu yaşamını yitirdi.
Filmografisi
1994 Kurtuluş
1993 Göç
1993 Ufukta Bir Ağaç
1993 Al Dudaklım
1993 Zirvedekiler
1993 İskilipli Atıf Hoca
1992 Dağ Çiçeği
1992 Bir Daha Asla
1992 Bir Zamanlar Sarhoştu
1992 Talaz
1991 Ateş Üstünde Yürümek
1991 Kurt Kanunu
1991 Yarına Gülümsemek
1989 Medcezir Manzaraları
1989 Türkmen Düğünü
1989 Acı Yıllar
1989 Kaldırım Serçesi
1988 Arka Evin İnsanları
1988 Yaşamak
1988 Kızım ve Ben
1987 Sarışınım
1987 Vur Hançerini Kadınım
1987 Toprağın Gelini
1987 Yavrumu Kurtarın
1987 Yabancı Bir Sevgi
1987 Ölesiye Sevmek
1986 Dilan
1986 Oteldeki Cinayet
1986 Aaahhh Belinda
1986 Bir Günlük Aşk
1986 Dayak Cennetten Çıkma
1986 Değişim
1986 Elmayı Kim Isırdı
1986 Genç Ve Dul
1986 Sevmek Neye Yarar
1986 Bir Daha Umut
1985 Kahreden Gençlik
1985 Dul Bir Kadın
1985 Adı Vasfiye
1985 Tele Kızlar
1985 Suçlu Gençlik
1984 Kahreden Gençlik
1984 Karanfilli Naciye
1976 Babanın Suçu